[geri] [içindekiler] [ileri]
102. Kızılhisar'da milden çıkarılmış çarkın alttan görünüşü.
Çok
az rastlanan beşinci tür tezgâhla çalışan yerlerden biri, Denizli'nin Acıpayam
ilçesine bağlı Kızılhisar bucağıdır. Bu sanatın buraya ne zaman ve nasıl geldiği
bilinemiyor. Burada çark artık milli olduğu gibi yataklı ve bilyalıdır. Ne
var
ki mil henüz çok kısadır. Bu el sanatı köyden çıkıp kasabaya inmiş, dolayısıyla
ev-atölyelerle birlikte bu uğraşı sürdüren kadınlar da artık köyde kalmıştır.
Kızılhisar'da uzunca bir sokak sağlı sollu çömlekçi atölyeleriyle doludur.
Bu atölyelerde kırk kadar çömlekçi çalışmaktadır. Çömlekçiler sokağındaki
bu atölyelerden
birine girdiğimde araştırmam sırasında çoğu kez olduğu gibi, bir kez daha gözlerimin
beni yanılttığı ve tarihsel bir evrenin zaman içinde dondurulmuş durumuyla
karşı
karşıya olduğum duygusuna kapıldım. Gördüğüm olay bana, yazımın başında değindiğim
ve bugün bile tartışma konusu olan "Çark mı araba tekerleğinden,
araba tekerleği mi çarktan doğmuştur?" sorusunu yeniden düşündürdü.
Biçimlendirmede, yere saplanmış, sabit, kısa bir mil üzerine oturtulan araba tekerleği çark olarak kullanılmaktadır. Kenarlarının ağırlığını artırabilmek için tekerleğin çemberi çamurla kaplanıp bezle sarılmıştır. Elleriyle tekerleğe hız verdikten sonra çömlekçi ustası, testileri çekme işlemine geçmektedir. Biçimlendirmede kullanılan çeki tahtalarına burada yunuk adı verilmektedir.
Pişirim artık dördüncü türde ve Anadolu'da rastlanan en gelişmiş çömlekçi fırını olan, kemerler üzerine oturtulmuş ve alttan ateşlenen bir fırında yapılmaktadır.
[geri] [içindekiler] [ileri]